Ben o Toprağı Kiliseye Değil, Ümmetime Hediye Olarak Gönderdim -Ayasofya
dim, bu halinle mescidi Aksa’yı bile geçtin” diyerek ihtişamı ile gururlanmıştı. Binanın kubbesi bir türlü inşa edilemiyordu. Kubbe yapılıyor, bir müddet sonra tekrar çöküyordu. İmparatorun mağrurane bu sözünden sonra Ayasofya’nın kubbesi bir türlü tutmamış ve her seferinde çökmüştür.
Aradan yıllar geçiyor, ustabaşı bir gün krala “Diyarı Arap’ta bir peygamber zuhur etti, O’nun duasını alırsak belki kubbe tutar” dedi. Kral da peygamberimize elçi gönderdi. O da küçük bir toprak parçasını kubbenin harcına katmak üzere verdi. Bu kubbe kıyamete kadar çökmeyecektir. Elçiler çok sevindiler. Bundan sonra kubbe yapıldı.
(Burada çalışan ustabaşı ise Hızır (a.s.) idi. Ve şöyle demişti: “Ben ileride İslam’a hizmet edecek diye böyle bir tavsiyede bulundum”)
Ashabı Kiram ise çok üzüldüler. Bunu gören peygamberimiz (s.a.v.) “Ben o toprağı kiliseye değil, ümmetime hediye olarak gönderdim” buyurdular. Ve meşhur hadisi şerifi okudular.
(Belgelerle Fatih Sultan Mehmet Han, sayfa 116–117)
Anahtar Kelimeler: Toplumsal,Ayasofya Camii
Yorumlar
Yorum Gönder
küfür istemiyoruzzzz