Elidor Reklamında verilen mesaj - İlluminati - "EL ALEM COLLECTION"

8 Mart Dünya Kadınlar Günü münasebetiyle ülkemizde ve tüm dünyada kadınlarla ilgili birçok haber, reklam, tv programı vb. içerikler hem tv`de hem de başka mecralarda gösterildi. Bunlardan bir tanesi de Unilever firmasının şampuanı olan ELİDOR`un reklamı:"EL ALEM COLLECTION". Şimdi bu reklamı ve anlatılanları inceleyelim.
Not: Bu yazıda anlatılanları komplo teorisi ve gülünç olarak görüyorsanız, artık bırakın bu saçmalıkları, illuminati de neymiş, uydurmayın böyle şeyler diyorsanız; lütfen bu satırdan sonra devam etmeyin. 

İşte Reklam: 

Dikkatlice izleyelim. Hem verilen mesajı hem de reklamdaki grafikleri anlamaya çalışalım.

Reklam çok hareketli, enerjik ve kısa film tadında... Özetle çok başarılı. İzleyince mest oluyorsunuz. Vay be diyorsunuz kadınlarımız, kızlarımız neden özgür bırakılmıyor, neden el alem ne der baskısıyla tutsak ediliyor!Haydi kızlar dışarıya, hoplayın zıplayın!

Reklamda verilen mesajlar bize bir yerlerden tanıdık geliyor. Hatırlarsanız İLLUMİNATİ`yi anlatan bir yazımda, bu sapık, gizli ve egemen gücün amaçlarından biri de var olan tüm değerleri yıkmaktı, bahsetmiştim.
Elidor reklamında görüyoruz ki,  kadını, aileyi, yuvayı, dolayısıyla toplumu koruyan değerler, el alem ne der baskısı adıyla alaya alınıyor, reddediliyor, kötü gösteriliyor. Modernizm ve özgürlük safsatasıyla Müslüman Türk kadınımız, istikbalimizin mukaddes anne adayları, soyunmaya, boyanmaya, "el alem ne der" `i umursamayıp , alıp başını gitmeye zorlanıyor. Anaya kasteden yuvaya kasteder. Yuvaya kasteden millete kasteder.

Reklamı inceleyelim: 
1- Tek gözlerle reklamımız başlıyor. (Mavi gözlü, şirin mi şirin gözler. ) Reklamın girişinde bakan bu gözler bize illuminati şemsiyesi altında bir görüntü veriyor ve gözlemlerimizi bu doğrultuda yapıyoruz. Sonrasında gelen İstanbul görüntüsü ise bu reklamın sadece Türkiye ve Müslüman Türk kızlarını hedef aldığını anlatıyor.

2-Reklamın 4. saniyesinden itibaren bir kızımız görünüyor. Genç, ergen, ailesinin üzerinde titrediği körpe bir kızımız.  Üzerinde tek gözlü t-şört ve pantolon(pantolonun en olmaması gereken yerinde Marilyn Monroe dudak grafiği bulunuyor). Beli epeyce açık bir kıyafetle aynada, hep olmak istediği kişi olup ilginç pozlar veriyor, sonra kapı açlıyor, kendine çeki düzen veriyor, sonra  üzerine bol ve açık yerlerini kapatan bir ceket giyip baskıcı babasının içini rahatlatarak evden çıkıyor. Tabi giydiği pembe ceket yine illuminati sembolü gözler ve dudaklarla dolu. Kızımız dışarıda mahalle baskısı altında ilerlemek zorunda kalıyor. Hangi çağda yaşıyoruz kızlarımız neden özgürce giyinemiyor! Üzülmemek elde değil!

3-Videonun 18. saniyesinden sonra bir başka kızımız görünüyor. Bu seferki iş kadını. Boynunda illuminati sembollerinden kelebek dövmesi var. Kızcağızımız yanındaki adamın bakışından rahatsız olup yine illuminati gözü bulunan yakası ile boynunu kapatmak, dövmesini gizlemek zorunda kalıyor. Kızlarımız neden dövmelerini gizlemek zorunda kalsın ki. Çok yazık gerçekten!....

4-20. Saniyeden sonra kuafördeyiz. Baskıcı yaşlı kadınların bulunduğu kuaförde gariban bir kızımız var. Kamera kızımızın illuminati simgeli tokasına zoom yapıyor. Kızcağımız maalesef saçlarını o teyzeler gibi yaptırmak zorunda, Teyzeler ne olur bırakın kızlarımız kendi hallerine!!!

Videomuzun kalan kısmında havaalanının çatısı da dahil olmak üzere tekgöz sembolümüz her yerde. Kızlarımız artık" el alem ne der" baskısından kurtulup sözde özgürce hareketler yapıyorlar. Duvarları yırtıyorlar, saçlarını değişik tonda renklere boyuyorlar, havalara zıplıyorlar, gizlemek zorunda kaldıkları yerleri rahatça açıyorlar, özetle artık daha mutlular, daha özgürler. El alem ne derse desin onlar öyle yaşarlar. Bizde çok seviniyoruz! Çok mutlu oluyoruz kızlarımızı bu halde görünce!

Sonra Analar geliyor aklımıza geliyor. Anadolu kadınları. Milli mücadelede gerek cephede gerekse cephe gerisinde verdikler mücadeleleri düşünüyoruz. Kınalı elleriyle evlatlarına yemek yapan, Cennetin yol tarifi yapılırken, ayaklarının altı işaret edilen, öf bile denmesi yasaklanan analar. Anadolu, ana kucağı, anne şefkati, anne duası.... Dilimizde onlara ehemmiyet veren, gözümüzün nuru mukaddes annelerimizden yola çıkarak kullandığımız o kadar çok kelime varki.  Bu anneleri kaybersek, aileyi kaybederiz, Aileyi kaybedersek, benliğimizi, birliğimizi, millet olma bilincimizi kaybederiz Allah korusun. 

Maalesef bu tür reklamlarla, dizilerle, kliplerle anne adaylarımız hedef alınmaya devam ediyor. İster bunu illuminati yapsın ister başka bir örgüt. İster inanın ister inanmayın. Yuvalar yıkılıyor, gençler yozlaşıyor, milli değerler ayaklar altına alınıyor...

Sonumuz hayır olsun İnşallah.